Kadir Yıldız ile Ağır Nakliye, Ro-Ro ve Multimodal Taşımacılık Üzerine Röportaj
– Kadir Bey, önce sizi tanıyabilir miyiz?
Elbette. Ben Kadir Yıldız. Teknik okul ve Ziraat Mühendiğimezunuyum ve uzun yıllardır ağır nakliye, proje taşımacılığı, ro-ro operasyonları ve multimodal lojistik alanlarında profesyonel olarak çalışıyorum. Sahada edindiğim tecrübe ve teknik altyapım sayesinde, karmaşık projelerin mühendislik aşamalarından operasyon yönetimine kadar tüm süreçlerinde aktif rol alıyorum.
– Ağır nakliye operasyonları neden özel uzmanlık gerektiriyor?
Ağır nakliye, standart taşımacılıktan tamamen farklı bir disiplin. Burada sadece yükü bir noktadan diğerine taşımıyoruz;
güzergâh mühendisliği, yük ağırlık merkezi hesapları, ekipman seçimi, yol analizleri, izin prosedürleri ve risk planlaması gibi çok boyutlu süreçleri yönetiyoruz.
Bir ağır nakliye operasyonu; doğru aks dağılımı, doğru lowbed seçimi, köprü dayanıklılığı, yol eğimi, dönüş açıları gibi tamamen teknik parametreler üzerine kurulur. Bu nedenle hem sahada tecrübe hem de teknik bilgi şarttır.
– Roro taşımacılığı sizin tecrübelerinizde nasıl bir yer tutuyor?
Roro operasyonları, özellikle Avrupa – Türkiye – Kafkasya hatlarında çok kritik bir rol oynuyor. Ağır iş makinesi, lowbed yüke uygun araçlar ve proje ekipmanları çoğu zaman roro ile daha güvenli, daha hızlı ve daha ekonomik taşınabiliyor.
Benim deneyimimde roro’nun en önemli avantajı,
- yükün liman süreçlerinin daha az riskli olması,
- transit sürelerin planlanabilir olması
- havanın ve yol durumunun operasyonu etkilememesi
- Kendi yürür çok ağır araçların hızlı bir şekilde ,ekonomik olarak taşınmasını sağlar (100 tonluk vinçler gibi)
Doğru planlandığında ro-ro taşımacılığı, ağır nakliye projelerinin kritik bir tamamlayıcısıdır.
– Multimodal taşımacılık neden giderek daha fazla tercih ediliyor?
Bugün rekabet artık zaman ve maliyet optimizasyonu üzerinde dönüyor. Multimodal taşımacılık, özellikle uzun rotalarda en verimli çözümü sunuyor.
Bir proje taşımacılığında çoğu zaman aynı yük:
- karayolu,
- roro,
- demiryolu,
- hatta bazen denizyolu konteyner bağlantıları
ile entegre bir şekilde taşınabiliyor.
Burada önemli olan, süreci doğru planlayıp “tek bir taşıma zinciri” haline getirmek. Yani müşteriye farklı taşıma modları hissettirmeden, tek bir operasyon gibi yönetmek. Ben de projelerimde özellikle buna odaklanıyorum: süreci sadeleştirmek, optimize etmek ve minimum riskle tamamlamak.
– Ağır nakliye projelerinde en sık yapılan hatalar nelerdir?
Tecrübelerime göre en kritik hatalar şunlardır:
- Doğru ekipman seçilmemesi
– Yük 34 ton ama 3 aks lowbed veriliyor; bu çok karşılaşılan bir hata. - Güzergâh keşfi yapılmaması
– Yol eğimi, alt geçit yükseklikleri, köprü dayanıklılığı hesaba katılmadan taşıma planlanıyor. - Doğru bağlama ekipmanları kullanılmaması
– Zincir/sapan seçimi yanlış ise en iyi mühendislik planı bile boşa çıkar. - Zaman baskısı ile yanlış karar alınması
– Özellikle uluslararası taşımada, doğru planlama yapılmadan “yetiştirme baskısı” büyük risk doğurur.
Bu noktada ağır nakliye, “hızlı iş” değil; doğru iş yapma alanıdır.
– Bölgesel olarak en çok hangi hatlarda operasyon deneyiminiz var?
Avrupa, Türkiye, Kafkasya ve Orta Asya hatlarında ciddi tecrübeye sahibim. Özellikle:
- Avrupa, İskandinav ülkeleri → Türkiye
- Türkiye → Gürcistan → Azerbaycan
- Türkiye → Hazar geçişi → Kazakistan
- Bulgaristan – Romanya – Türkiye geçişleri
- Avrupa → Ortadoğu hatları
Benim saha deneyimimin en yoğun olduğu güzergâhlardır.
– Sektörün geleceğini nasıl görüyorsunuz?
Ağır nakliye ve proje lojistiği her zaman kritik bir ihtiyaç olacak. Ancak gelecekte en belirleyici üç konu:
- Dijital lojistik yönetimi
- Enerji projelerindeki artış (rüzgâr – güneş – petrokimya)
- Multimodal ağların gelişmesi
Özellikle yenilenebilir enerji projeleri, ağır nakliye sektörünün geleceğini şekillendirecek. Kanat taşımaları, kule taşımaları, trafo lojistiği gibi operasyonlar giderek daha fazla önem kazanacak.
– Son olarak, genç lojistikçiler için tavsiyeniz nedir?
Ağır nakliye gibi teknik bir alanda ilerlemek isteyen gençlere üç temel önerim var:
- Teknik bilgiyi mutlaka geliştirsinler.
Ağırlık merkezi, aks yükü, hidrolik sistemler, mühendislik hesabı… Bunlar öğrenilmeden ağır nakliye yönetilmez. - Sahada mutlaka tecrübe edinsinler.
Sadece ofis bilgisi bu işte yeterli değildir. - Uluslararası lojistik bakış açısı geliştirsinler.
Rotayı anlamayan, ülkelerin kurallarını bilmeyen birinin proje yönetmesi mümkün olmaz.
Bu sektör zordur ama doğru bilgi ve disiplinle çok büyük projeler başarmak mümkündür.





















